Bayraklı'da yerel yönetim ve eğitim politikaları tartışıldı
Bayraklı Belediyesi tarafından düzenlenen 'Yerel Yönetimler ve Eğitim Politikaları” başlıklı panelde, çağdaş, etkili ve katılımcı bir eğitim sistemi için yapılması gerekenler ve bu konuda yerel yönetimlerin üzerine düşen görevler ele alındı.
22 Şubat 2020 - 15:52
Tepekule Kongre Merkezi Akdeniz Salonu'nda düzenlenen panelde konuşan Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) Başkanı Ertan Aksoy ve Gazeteci Yavuz Oğhan, eğitim sistemindeki sorunları dile getirdi. Aksoy: "Yanlış eğitim politikaları kronik işsizlik yaratıyor"
“Türkiye'de Eğitim: İmam Hatipleşme, Beklentiler ve Memnuniyet Araştırması Raporu”nu sunumla anlatan SODEV Başkanı Ertan Aksoy, "Ülkemizde öğrenci başına harcama ortalaması OECD ülkelerinin 5 kattan fazla gerisinde. Bu çok acı bir tablo. Eğitimde fırsat eşitsizliği arttı, müfredat çağdaş bilimden uzaklaştı ve böylece aradaki uçurum da giderek arttı. Sosyal demokrat bir iktidar kurulması halinde ilk olarak bu tabloya yönelik çalışması gerekiyor. TÜİK verilerine göre İmam Hatip okulları sayısında da inanılmaz bir artış söz konusu. Ancak son yıllara bakıldığında velilerin artık çocuklarını bu okullara daha az gönderdiğini görüyoruz. İmam Hatip okullarına normal okullardan daha fazla bütçe ayrılıyor ancak sonuç aynı oranda memnun edici değil. Cünkü yatırımın en büyüğü yapılıyor ama üniversiteleri kazanma oranında en alt sıralarda yer alıyorlar. Bu, çocuklara yapılmış bir kötülüktür. Bu sistemde bize düşen görev, bu çocuklara sahip çıkmak ve haklarını savunmaktır" dedi. Yanlış eğitim politikalarının beraberinde kronik işsizliği getirdiğini ifade eden Aksoy, "7 milyon işsizle birlikte bu durumun çalışanlar üzerinde de olumsuz etkileri var. Örneğin; dışarıda milyonlarca işsiz olduğu için işveren rahatlıkla işçi çıkarabiliyor veya düşük maaşla personel çalıştırabiliyor" şeklinde konuştu.
Oğhan: "Sorunları konuşmaktan korkmamalıyız"
Türkiye'de eğitim başta olmak üzere genelde konuşulması ve çözüme kavuşturulması gereken konuların halının altına süpürüldüğünü söyleyen Gazete Pencere Yayın Yönetmeni Yavuz Oğhan, "En önemli sorun, ülke sorunlarının konuşulmaması. Bir şeyler konuşulamıyor, tartışılamıyor. Meraklı, okuyan, soran, sorgulayan, sorunları bilen ve korkmayan gençler yetiştirmek zorundayız. İnsanları bilgilendirmek için de doğru bir platform oluşturmalıyız. Bu siyasi dönemde demokrasinin temeli örgütlerin zayıflatılması için çok çaba sarf edildi. 'Başımıza bir şey gelecek' diye sessiz kalmak da bu ülkeye yapılacak en büyük kötülüktür. Dolayısıyla konuşmalıyız. Ama hakaret etmeden, suç işlemeden, aklımızla, bilgimizle, düşünerek ve öfkemize yenilmeden bu mücadelenin içinde kalmalıyız" diye konuştu.
Eğitimin öncelikli konuları olduğunu belirterek, bu konuda attıkları adımları anlatan Başkan Sanal ise şunları söyledi: "Çalışmalarımıza başladığımızda 'Kimse yatağa aç girmeyecek. Maddi imkansızlıklar nedeniyle okula gidemeyen her çocuğumuzun sorumluluğu bizim üzerimizde, bu sorumluluğu yerine getiremezsek; oturduğumuz koltuklar bize haram olsun' demiştik. Bu bizim siyasal tercihimizdi. Siyasetin en önemli unsuru, bütçeyi idare etmektir. Bugün biz Bayraklı'da öncelikle deve güreşlerini iptal ederek, oradaki fonu eğitime aktardık. Büyükşehirimiz Bayraklı'daki ilk masal evini Cengizhan Mahallesi'nde açtı. İkincisini Gümüşpala'da açacak. Şu an 3 kreşimizin hazırlık ve inşaat çalışmaları devam ediyor. Çamkıran'daki kreşimiz, tamamlanınca İzmir'in en büyüklerinden biri olacak. Büyükşehirimizle 3 bin çocuğumuzun eğitim ihtiyaçlarını karşıladık. Bu çocuklarımıza sadece kırtasiye yardımı değil, ilkokuldan üniversiteye kadar bu öğrencilerimize burs vereceğiz. Onunla ilgili de çalışmalarımız sürüyor. Eğitim konusuna kayıtsız değiliz ancak imkanlarımız ve mevzuat doğrultusunda yapabileceklerimizi yapıyoruz ve fazlasını yapacağız. Görev süremiz içinde 24 mahalleye 24 kreş açacağız ve bu kapsamda önümüzdeki yıl da 4-5 kreşimiz hizmete girmiş olacak"dedi.
“Türkiye'de Eğitim: İmam Hatipleşme, Beklentiler ve Memnuniyet Araştırması Raporu”nu sunumla anlatan SODEV Başkanı Ertan Aksoy, "Ülkemizde öğrenci başına harcama ortalaması OECD ülkelerinin 5 kattan fazla gerisinde. Bu çok acı bir tablo. Eğitimde fırsat eşitsizliği arttı, müfredat çağdaş bilimden uzaklaştı ve böylece aradaki uçurum da giderek arttı. Sosyal demokrat bir iktidar kurulması halinde ilk olarak bu tabloya yönelik çalışması gerekiyor. TÜİK verilerine göre İmam Hatip okulları sayısında da inanılmaz bir artış söz konusu. Ancak son yıllara bakıldığında velilerin artık çocuklarını bu okullara daha az gönderdiğini görüyoruz. İmam Hatip okullarına normal okullardan daha fazla bütçe ayrılıyor ancak sonuç aynı oranda memnun edici değil. Cünkü yatırımın en büyüğü yapılıyor ama üniversiteleri kazanma oranında en alt sıralarda yer alıyorlar. Bu, çocuklara yapılmış bir kötülüktür. Bu sistemde bize düşen görev, bu çocuklara sahip çıkmak ve haklarını savunmaktır" dedi. Yanlış eğitim politikalarının beraberinde kronik işsizliği getirdiğini ifade eden Aksoy, "7 milyon işsizle birlikte bu durumun çalışanlar üzerinde de olumsuz etkileri var. Örneğin; dışarıda milyonlarca işsiz olduğu için işveren rahatlıkla işçi çıkarabiliyor veya düşük maaşla personel çalıştırabiliyor" şeklinde konuştu.
Oğhan: "Sorunları konuşmaktan korkmamalıyız"
Türkiye'de eğitim başta olmak üzere genelde konuşulması ve çözüme kavuşturulması gereken konuların halının altına süpürüldüğünü söyleyen Gazete Pencere Yayın Yönetmeni Yavuz Oğhan, "En önemli sorun, ülke sorunlarının konuşulmaması. Bir şeyler konuşulamıyor, tartışılamıyor. Meraklı, okuyan, soran, sorgulayan, sorunları bilen ve korkmayan gençler yetiştirmek zorundayız. İnsanları bilgilendirmek için de doğru bir platform oluşturmalıyız. Bu siyasi dönemde demokrasinin temeli örgütlerin zayıflatılması için çok çaba sarf edildi. 'Başımıza bir şey gelecek' diye sessiz kalmak da bu ülkeye yapılacak en büyük kötülüktür. Dolayısıyla konuşmalıyız. Ama hakaret etmeden, suç işlemeden, aklımızla, bilgimizle, düşünerek ve öfkemize yenilmeden bu mücadelenin içinde kalmalıyız" diye konuştu.
Eğitimin öncelikli konuları olduğunu belirterek, bu konuda attıkları adımları anlatan Başkan Sanal ise şunları söyledi: "Çalışmalarımıza başladığımızda 'Kimse yatağa aç girmeyecek. Maddi imkansızlıklar nedeniyle okula gidemeyen her çocuğumuzun sorumluluğu bizim üzerimizde, bu sorumluluğu yerine getiremezsek; oturduğumuz koltuklar bize haram olsun' demiştik. Bu bizim siyasal tercihimizdi. Siyasetin en önemli unsuru, bütçeyi idare etmektir. Bugün biz Bayraklı'da öncelikle deve güreşlerini iptal ederek, oradaki fonu eğitime aktardık. Büyükşehirimiz Bayraklı'daki ilk masal evini Cengizhan Mahallesi'nde açtı. İkincisini Gümüşpala'da açacak. Şu an 3 kreşimizin hazırlık ve inşaat çalışmaları devam ediyor. Çamkıran'daki kreşimiz, tamamlanınca İzmir'in en büyüklerinden biri olacak. Büyükşehirimizle 3 bin çocuğumuzun eğitim ihtiyaçlarını karşıladık. Bu çocuklarımıza sadece kırtasiye yardımı değil, ilkokuldan üniversiteye kadar bu öğrencilerimize burs vereceğiz. Onunla ilgili de çalışmalarımız sürüyor. Eğitim konusuna kayıtsız değiliz ancak imkanlarımız ve mevzuat doğrultusunda yapabileceklerimizi yapıyoruz ve fazlasını yapacağız. Görev süremiz içinde 24 mahalleye 24 kreş açacağız ve bu kapsamda önümüzdeki yıl da 4-5 kreşimiz hizmete girmiş olacak"dedi.
FACEBOOK YORUMLAR