"Deprem rezerv alanlarına 8 katlı bina dikiyorlar"
Deprem konusunda bile hükümetin vatandaşa eşit davranmadığını söyleyen Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, “Bayraklı’da deprem konutu yapacaklarına rezerv alanlarına 8 katlı konut projeleri yapıyorlar. Projeyi alan şirketin ortaklarından biri AKP’li Cüngüş Belediye Başkanı” dedi
05 Nisan 2023 - 13:32
Belediye Meclis Salonu’nda basın toplantısı düzenleyen Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, deprem, kentsel dönüşüm, rezerv alanları konusunda suskunluğunu bozdu. Devletle sorunları olmadığını, hükümetin ayrımcılığına isyan ettiğini belirten Sandal, deprem sonrası Elazığ’a yapılanlarla Bayraklı’ya yapılanları mukayese ederek, “Elazığ’a yapılsın, eksikler de tamamlansın. Buna itirazımız yok, onlar da vatandaşımız ama Bayraklı’daki vatandaşa da yapılsın. Elazığ’a deprem konutu yaparken, Bayraklı’daki rezerv alanlarına 8 katlı inşaat projeleri başlatılıyor” dedi.
Rezerv alandaki satışa neden karşı olduklarını açıklayan Sandal, “Bize bir şey yapmadınız demek sadece bize değil burada çalışan personele ve depremzedelere hakarettir. Bizim devletle kavgamız yoktur. Merkezi yönetim ve devlet ayrı şeylerdir. Devlet biziz... Devlet hepimiziz... Bizim buradaki eleştirimiz merkezi yönetimin ikircikli yapısıdır” diye konuştu.
Depremzedelere konut yapılması için ayrılan rezerv alanlarda arazi satışı yapılmasına değinen Sandal, konuyla ilgili şunları söyledi; “Kısa süre önce kurulan bir şirkete 12-13 milyondan başlayarak satışa çıktı. Bize de bir yazı gönderildi. Satış olduğuna dair yazı belediyeye gönderildi. Bu rezerv alandaki işlem mevzuata uygun yapılacaktır. Burası devletin arazisidir. İki satış daha yapılacak. Toplam satış 200 milyon doların üzerinde. Sonra bize ‘siz ne yaptınız’ dediler. Öncelikle şunu söyleyeyim; Sizin yaptıklarınızı yapmadık depremzedelere ait bir araziyi satmadık. Büyükşehir ile beraber 200 personelle depremzedelerimizi kurtardık. Pandemi şartlarında depremzedelerimizin ihtiyaçlarını karşıladık. Hiç duydunuz mu? ‘İhtiyaçlarımız karşılanmadı’ diyen depremzede. Yaklaşık 5 bine yakın yurttaşımızı çadırlardan çıkarılarak bir kira bir yuva projesinde evlere yerleştirdik. Beyaz eşya firmaları ile anlaşarak 300 seti ve 18 bin küçük beyaz eşyayı depremzedelere ulaştırdık. Bunlar yaptığımız şeylerden sadece bazıları. Bu sadece bizim başarımız değil, afete desteğe gelen herkesin başarısıdır. Onlara sorduğunuzda o kadar depreme yardıma gitmelerine rağmen arama kurtarma ekipleri en başarılı belediyenin Bayraklı olduğunu açıklamıştır. Kendilerine teşekkür ederim.”
İnşaat Mühendisleri Odası’nın çalışmaları ile tüm binaların afet planlarının oluşturulduğunu da anlatan Başkan Sandal, “İnşaat maliyetlerindeki artıştan dolayı yüzde 20’lik imar artışını hem Bayraklı Belediye Meclisi’mizden hem de Büyükşehir Belediye Meclisi’mizden geçirdik. Buna da laf söylediler. Bunun mahkemeye takılacağını söylediler. Depremzedelerimiz beklemeye mecali yoktur. Biz onları mağdur etmemek için plan dahilinde gerçekleştirdik. Adalet, Cengizhan, Alpaslan mahallerinde çalışmalar bitti. Onur, Nafiz Gürman, Yamanlar bölgesini yeniden planladık. Halk Konut Projesi ile depremzedelerin yanında olduk. Bize ‘bir şey yapmadınız’ demek sadece bize değil burada çalışan personele ve depremzedelere hakarettir. Bizim devletle kavgamız yoktur. Merkezi yönetim ve devlet ayrı şeylerdir. Devlet biziz. Devlet hepimiziz. Bizim buradaki eleştirimiz merkezi yönetimin ikircikli tavrınadır. Meclisteki milletvekilleri gibi aklımıza geleni yazıp sonra mevzuata uygun demiyoruz. Her zaman mevzuata uygun davrandık. Devletimizin bütün afetlerde halkının he zaman yanında olması şarttır. Merkezi hükümetin afetlerde yer alması gerekir. İzmir Bayraklı’yı neden ayırıyorsunuz? Bizim can kaybımız 117, Elazığ’daki can kaybı 47. İkisi de aynı oranda hasarlı binaya sahipken Elazığ’daki az ve orta hasarlı binalar ağır hasarlıya çevrilerek yıkıldı. Bizde bu yapılmadı. Binaların hasar durumları ile ilgili yorumda bulunmak politik bir duruştur. Bu uygulamadan hemen vazgeçilmelidir. Bizim son depremde az hasarlı binalarda yıkıldı. Mevzuata uygun olabilir ancak kalbe vicdana uygun değil... Bu binaların yeniden yapılması şarttır. Bakanlık Bayraklı’ya 2 milyon lira, Elazığ’a 110 milyon lira verdi. İller Bankası Bayraklı’ya 1 milyon lira, Elazığ’a 10 milyon lira verdi. Ödenek Bayraklı’ya verilmezken, Elazığ’a 45 milyon lira çıktı. AFAD, yardım kampanyasında Bayraklı’ya SMS izni vermedi, Elazığ SMS’lerden 111 milyon lira topladı. Enkaz kaldırma yardımı Bayraklı’ya 30-35 milyon lira oldu. Elazığ’a 460 milyon lira. Bayraklı’ya Kızılay yardımı yapılmadı. Hani adalet?” diye konuştu.
“Bayraklı’ya 8 bin 300 konut yapılacak denildi ama 3 bini halen yapılmadı. Elazığ’da 23 bin konut yapıldı. Şimdi bize denilen mevzuata göre 10 bin konut yapılacakmış. Yapmıyorlar” diyen Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, sözlerine şöyle devam etti; “Bayraklı Belediyesi olarak elimizden geleni yaparak halkımıza hizmet ediyoruz. Her türlü hizmet alanında vatandaşımıza ve devletimize yardımcı olduk. Eğer bir yatırımcı gelecekse biz belediye arsamızı ona tesis ediyoruz. Yeter ki halka hizmet olsun. Ayda bir gelip, depremzedeleri topladılar, resim çektirdiler. Hep umut verdiler. Bu kent için ‘ilgileniyoruz’ diyenler biraz daha çaba göstermelidir. Mütaahite 0.69 faizle kredi, depremzedeye 0.89’dan kredi veriliyor. Evi yıkılana ev yapıp satmak, evi yıkılana çadır satmaktan farklı bir durum değil. Bin yıllık devletin, 100 yıllık cumhuriyetin kurumları böyle olmamalı. İnşallah 14 Mayıs günü depremzedeleri evleri bedelsiz yapılarak verilecektir. Bütün her şeye rağmen Bayraklı Türkiye’nin incisi olmaya devam edecektir. Sokaklarda gezdiğimiz zaman geçmiş olumsuzlukları bir kenara bıraktık. Yeniden daha güçlü ayağa kalkan bir Bayraklı var.”
Rezerv alanlarıyla ilgili son gelişmeleri paylaşan Başkan Sandal, “Osmangazi Mahallemizde iki bölgeyi daha rezerv bölgesi yaptılar. Bunu neye göre belirliyorlar. Bu alanlarda önce bir ihale yaptılar. Önce TOKİ’ye geçirdiler. TOKİ 40 dönüm alanı Maliye’ye devretti. Onlar da ihaleyle Oyak’a verdi. Kimin malı nereye gidiyor? Oralara yapılacak binalar 8 kat olacak denildi. Hani deprem bölgeleri 5 kat olacaktı. Bizim yüzde 20’lik artışımızı topa tutanlar, 8 kata çıkardılar. Yüzde 300’ün üzerinde artış yaptılar. Depremzedelerin yardım çığlıklarını duymayanlardır bunlar. Yeni proje alanlarında vatandaşın 120-130 metrekare evlerini 60-70 metrekareye düşürüp, mağdur etmeyin dedik. O gün bize mühendislik dersi verenler, bugün böyle yapıyor. Hiç kimse siyasi şov yapıcam diye işini adam gibi yapanlara laf söylemesin. Milli Emlak aracılığı ile İzmir dahil, Türkiye’de 1 metrekare alan bırakmadılar. Yapılanlar mevzuata uygun olabilir ama vicdana uygun değil. Rezerv alan depremzedenin malıdır. Oradaki her katma değer depremzedelere geri dönmek zorundadır. Biz ticarete karşı değiliz. Ancak vicdanları yaralamadan doğru ahlaklı şekilde bitmesini istiyoruz. AK Partili Cüngüş Belediye Başkanı Ali Suat Akmeşe de rezerv alanda ihale alan şirketin ortaklarından biridir’’ diye konuştu.
Sandal, belediye olarak hiç borçları olmadığını, ancak kamu bankalarından kredi alamadıklarını belirterek, “Diğer bankalar üzerinde de farklı bir baskı var. SGK prim borcu için mallara, hesaplara el konuyor. Biz kamu görevi yapıyoruz. Vatandaşa hizmet eden belediyelerin müteahhitler kadar değeri yok mu? Ne yaparlarsa yapsınlar, biz bize yeteriz” dedi.
Rezerv alandaki satışa neden karşı olduklarını açıklayan Sandal, “Bize bir şey yapmadınız demek sadece bize değil burada çalışan personele ve depremzedelere hakarettir. Bizim devletle kavgamız yoktur. Merkezi yönetim ve devlet ayrı şeylerdir. Devlet biziz... Devlet hepimiziz... Bizim buradaki eleştirimiz merkezi yönetimin ikircikli yapısıdır” diye konuştu.
Depremzedelere konut yapılması için ayrılan rezerv alanlarda arazi satışı yapılmasına değinen Sandal, konuyla ilgili şunları söyledi; “Kısa süre önce kurulan bir şirkete 12-13 milyondan başlayarak satışa çıktı. Bize de bir yazı gönderildi. Satış olduğuna dair yazı belediyeye gönderildi. Bu rezerv alandaki işlem mevzuata uygun yapılacaktır. Burası devletin arazisidir. İki satış daha yapılacak. Toplam satış 200 milyon doların üzerinde. Sonra bize ‘siz ne yaptınız’ dediler. Öncelikle şunu söyleyeyim; Sizin yaptıklarınızı yapmadık depremzedelere ait bir araziyi satmadık. Büyükşehir ile beraber 200 personelle depremzedelerimizi kurtardık. Pandemi şartlarında depremzedelerimizin ihtiyaçlarını karşıladık. Hiç duydunuz mu? ‘İhtiyaçlarımız karşılanmadı’ diyen depremzede. Yaklaşık 5 bine yakın yurttaşımızı çadırlardan çıkarılarak bir kira bir yuva projesinde evlere yerleştirdik. Beyaz eşya firmaları ile anlaşarak 300 seti ve 18 bin küçük beyaz eşyayı depremzedelere ulaştırdık. Bunlar yaptığımız şeylerden sadece bazıları. Bu sadece bizim başarımız değil, afete desteğe gelen herkesin başarısıdır. Onlara sorduğunuzda o kadar depreme yardıma gitmelerine rağmen arama kurtarma ekipleri en başarılı belediyenin Bayraklı olduğunu açıklamıştır. Kendilerine teşekkür ederim.”
İnşaat Mühendisleri Odası’nın çalışmaları ile tüm binaların afet planlarının oluşturulduğunu da anlatan Başkan Sandal, “İnşaat maliyetlerindeki artıştan dolayı yüzde 20’lik imar artışını hem Bayraklı Belediye Meclisi’mizden hem de Büyükşehir Belediye Meclisi’mizden geçirdik. Buna da laf söylediler. Bunun mahkemeye takılacağını söylediler. Depremzedelerimiz beklemeye mecali yoktur. Biz onları mağdur etmemek için plan dahilinde gerçekleştirdik. Adalet, Cengizhan, Alpaslan mahallerinde çalışmalar bitti. Onur, Nafiz Gürman, Yamanlar bölgesini yeniden planladık. Halk Konut Projesi ile depremzedelerin yanında olduk. Bize ‘bir şey yapmadınız’ demek sadece bize değil burada çalışan personele ve depremzedelere hakarettir. Bizim devletle kavgamız yoktur. Merkezi yönetim ve devlet ayrı şeylerdir. Devlet biziz. Devlet hepimiziz. Bizim buradaki eleştirimiz merkezi yönetimin ikircikli tavrınadır. Meclisteki milletvekilleri gibi aklımıza geleni yazıp sonra mevzuata uygun demiyoruz. Her zaman mevzuata uygun davrandık. Devletimizin bütün afetlerde halkının he zaman yanında olması şarttır. Merkezi hükümetin afetlerde yer alması gerekir. İzmir Bayraklı’yı neden ayırıyorsunuz? Bizim can kaybımız 117, Elazığ’daki can kaybı 47. İkisi de aynı oranda hasarlı binaya sahipken Elazığ’daki az ve orta hasarlı binalar ağır hasarlıya çevrilerek yıkıldı. Bizde bu yapılmadı. Binaların hasar durumları ile ilgili yorumda bulunmak politik bir duruştur. Bu uygulamadan hemen vazgeçilmelidir. Bizim son depremde az hasarlı binalarda yıkıldı. Mevzuata uygun olabilir ancak kalbe vicdana uygun değil... Bu binaların yeniden yapılması şarttır. Bakanlık Bayraklı’ya 2 milyon lira, Elazığ’a 110 milyon lira verdi. İller Bankası Bayraklı’ya 1 milyon lira, Elazığ’a 10 milyon lira verdi. Ödenek Bayraklı’ya verilmezken, Elazığ’a 45 milyon lira çıktı. AFAD, yardım kampanyasında Bayraklı’ya SMS izni vermedi, Elazığ SMS’lerden 111 milyon lira topladı. Enkaz kaldırma yardımı Bayraklı’ya 30-35 milyon lira oldu. Elazığ’a 460 milyon lira. Bayraklı’ya Kızılay yardımı yapılmadı. Hani adalet?” diye konuştu.
“Bayraklı’ya 8 bin 300 konut yapılacak denildi ama 3 bini halen yapılmadı. Elazığ’da 23 bin konut yapıldı. Şimdi bize denilen mevzuata göre 10 bin konut yapılacakmış. Yapmıyorlar” diyen Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, sözlerine şöyle devam etti; “Bayraklı Belediyesi olarak elimizden geleni yaparak halkımıza hizmet ediyoruz. Her türlü hizmet alanında vatandaşımıza ve devletimize yardımcı olduk. Eğer bir yatırımcı gelecekse biz belediye arsamızı ona tesis ediyoruz. Yeter ki halka hizmet olsun. Ayda bir gelip, depremzedeleri topladılar, resim çektirdiler. Hep umut verdiler. Bu kent için ‘ilgileniyoruz’ diyenler biraz daha çaba göstermelidir. Mütaahite 0.69 faizle kredi, depremzedeye 0.89’dan kredi veriliyor. Evi yıkılana ev yapıp satmak, evi yıkılana çadır satmaktan farklı bir durum değil. Bin yıllık devletin, 100 yıllık cumhuriyetin kurumları böyle olmamalı. İnşallah 14 Mayıs günü depremzedeleri evleri bedelsiz yapılarak verilecektir. Bütün her şeye rağmen Bayraklı Türkiye’nin incisi olmaya devam edecektir. Sokaklarda gezdiğimiz zaman geçmiş olumsuzlukları bir kenara bıraktık. Yeniden daha güçlü ayağa kalkan bir Bayraklı var.”
Rezerv alanlarıyla ilgili son gelişmeleri paylaşan Başkan Sandal, “Osmangazi Mahallemizde iki bölgeyi daha rezerv bölgesi yaptılar. Bunu neye göre belirliyorlar. Bu alanlarda önce bir ihale yaptılar. Önce TOKİ’ye geçirdiler. TOKİ 40 dönüm alanı Maliye’ye devretti. Onlar da ihaleyle Oyak’a verdi. Kimin malı nereye gidiyor? Oralara yapılacak binalar 8 kat olacak denildi. Hani deprem bölgeleri 5 kat olacaktı. Bizim yüzde 20’lik artışımızı topa tutanlar, 8 kata çıkardılar. Yüzde 300’ün üzerinde artış yaptılar. Depremzedelerin yardım çığlıklarını duymayanlardır bunlar. Yeni proje alanlarında vatandaşın 120-130 metrekare evlerini 60-70 metrekareye düşürüp, mağdur etmeyin dedik. O gün bize mühendislik dersi verenler, bugün böyle yapıyor. Hiç kimse siyasi şov yapıcam diye işini adam gibi yapanlara laf söylemesin. Milli Emlak aracılığı ile İzmir dahil, Türkiye’de 1 metrekare alan bırakmadılar. Yapılanlar mevzuata uygun olabilir ama vicdana uygun değil. Rezerv alan depremzedenin malıdır. Oradaki her katma değer depremzedelere geri dönmek zorundadır. Biz ticarete karşı değiliz. Ancak vicdanları yaralamadan doğru ahlaklı şekilde bitmesini istiyoruz. AK Partili Cüngüş Belediye Başkanı Ali Suat Akmeşe de rezerv alanda ihale alan şirketin ortaklarından biridir’’ diye konuştu.
Sandal, belediye olarak hiç borçları olmadığını, ancak kamu bankalarından kredi alamadıklarını belirterek, “Diğer bankalar üzerinde de farklı bir baskı var. SGK prim borcu için mallara, hesaplara el konuyor. Biz kamu görevi yapıyoruz. Vatandaşa hizmet eden belediyelerin müteahhitler kadar değeri yok mu? Ne yaparlarsa yapsınlar, biz bize yeteriz” dedi.
FACEBOOK YORUMLAR