Oruç Tutarak Bağışıklığınızı Güçlendirebilirsiniz
Koronavirüs salgını nedeni ile oruç tutacakların doğru ve dengeli beslenmesi daha önemli hale geldi. Oruç tutacak bazı kişilerin koronavirüs salgını nedeni ile uzun süre aç kalmanın vücudu zayıf düşüreceği endişe taşıması konusunda uzmanlar, doğru besinlerin tüketilmesi halinde sakınca olmayacağını söylüyor.
25 Nisan 2020 - 03:16
Diyetisyen Gözde Akın, Ramazan’da dengeli beslenme için önemli önerilerde bulundu.
Akın’a göre yapılaması gerekenler şunlar:
Günde iki ana öğünün olduğu, uzun saatler açlık ve susuzluk gerektiren oruç, bilinçli ve dikkatli bir şekilde tutulduğunda metabolizma için yararlı olabilmektedir. Oruç vücuttaki hücrelerin yenilenmesine, direncin artırılmasına zemin hazırlamaktadır. Bu süreçte vücutta birikmiş zararlı maddeler temizlenirken, bağışıklık sistemi de olumlu etkilenir. Ayrıca karaciğer ve tüm sindirim sistemi de oruç sayesinde dinlenme şansı bulur. Kendini sağlıklı hisseden kişilerin oruç tutmasında bir sakınca bulunmamaktadır. Ancak bazı kronik hastalıkları olan bireyler, doktorları ile bu konuyu görüşerek fikir birliğine varmalı, sağlık açısından bir engel yok ise oruç tutmalıdır.
Orucun bağışıklık sistemini güçlendirmesi için bazı beslenme kurallarına uyulması gerekmektedir. Belli aralıklarda uzamış açlıklar, kimi zaman detoks amacıyla da uygulanmaktadır. Bazı bilimsel araştırmaların sonuçları, aralıklı açlık uygulamalarının vücuttaki inflamasyonu azalttığı ve damar sistemine iyi geldiğini göstermektedir. Ancak bu durumda “Bütün gün aç kaldım şimdi her şeyi yiyebilirim” gibi yanlış bir düşünceye kapılmamak önemlidir. Beslenmede dikkat edilmesi gereken konuların başında yeterli sıvı alımı gelmektedir. Az sıvı tüketmek enfeksiyonlara karşı vücudu savunmasız bırakabilmektedir. Bu nedenle iftar ve sahurda sıvı gıdalar tüketilmesi, bağışıklığı güçlendirmek için protein ağırlıklı beslenilmesi, mutlaka yeterli miktarda su içilmesi önemlidir.
Uzun süreli açlık nedeniyle kan şekeri düşüklüğü yaşanabilmektedir. Buna bağlı olarak iftar saatinde karbonhidrata yönelme durumu olabilmektedir. Bağışıklık sistemini güçlü tutabilmek için karbonhidratlı, yağlı ya da tatlı yiyeceklerden mümkün olduğu kadar uzak durmak gerekmektedir. 16-17 saatlik açlığın sonunda sebze, proteinli ve lifli gıdaların yanında mevsim meyveleriyle beslenmek, bağışıklık sistemini olumlu etkilemektedir.
Bağışıklık sistemini güçlü tutmak için sahurda hafif bir kahvaltı yeterli olabilmektedir. Uzun süre tokluk sağlayacak yumurta gibi saf proteinler ve yağlı tohumlardan ceviz, badem veya zeytin tercih etmek bağışıklık sistemine önemli katkılar sağlamaktadır
Bağışıklık sistemini güçlendirmek için antioksidan değerinin bir göstergesi olan “orac” değeri yüksek besinler tüketmek önerilmektedir. Sumak, orac değeri en yüksek olan besinlerin arasında yer almaktadır. Baharat olarak da kullanılan sumak bağışıklık sistemi için önemli bir kalkan oluşturabilmektedir.
Zencefil ve zerdeçal bağışıklık sistemi için çok güçlü silahlardır. Ev yapımı yoğurt ile birlikte zencefil ve zerdeçal tüketmek, hem probiyotik hem de antioksidan takviyesinin aynı anda alınmasını sağlamaktadır.
Akın’a göre yapılaması gerekenler şunlar:
Günde iki ana öğünün olduğu, uzun saatler açlık ve susuzluk gerektiren oruç, bilinçli ve dikkatli bir şekilde tutulduğunda metabolizma için yararlı olabilmektedir. Oruç vücuttaki hücrelerin yenilenmesine, direncin artırılmasına zemin hazırlamaktadır. Bu süreçte vücutta birikmiş zararlı maddeler temizlenirken, bağışıklık sistemi de olumlu etkilenir. Ayrıca karaciğer ve tüm sindirim sistemi de oruç sayesinde dinlenme şansı bulur. Kendini sağlıklı hisseden kişilerin oruç tutmasında bir sakınca bulunmamaktadır. Ancak bazı kronik hastalıkları olan bireyler, doktorları ile bu konuyu görüşerek fikir birliğine varmalı, sağlık açısından bir engel yok ise oruç tutmalıdır.
Orucun bağışıklık sistemini güçlendirmesi için bazı beslenme kurallarına uyulması gerekmektedir. Belli aralıklarda uzamış açlıklar, kimi zaman detoks amacıyla da uygulanmaktadır. Bazı bilimsel araştırmaların sonuçları, aralıklı açlık uygulamalarının vücuttaki inflamasyonu azalttığı ve damar sistemine iyi geldiğini göstermektedir. Ancak bu durumda “Bütün gün aç kaldım şimdi her şeyi yiyebilirim” gibi yanlış bir düşünceye kapılmamak önemlidir. Beslenmede dikkat edilmesi gereken konuların başında yeterli sıvı alımı gelmektedir. Az sıvı tüketmek enfeksiyonlara karşı vücudu savunmasız bırakabilmektedir. Bu nedenle iftar ve sahurda sıvı gıdalar tüketilmesi, bağışıklığı güçlendirmek için protein ağırlıklı beslenilmesi, mutlaka yeterli miktarda su içilmesi önemlidir.
Uzun süreli açlık nedeniyle kan şekeri düşüklüğü yaşanabilmektedir. Buna bağlı olarak iftar saatinde karbonhidrata yönelme durumu olabilmektedir. Bağışıklık sistemini güçlü tutabilmek için karbonhidratlı, yağlı ya da tatlı yiyeceklerden mümkün olduğu kadar uzak durmak gerekmektedir. 16-17 saatlik açlığın sonunda sebze, proteinli ve lifli gıdaların yanında mevsim meyveleriyle beslenmek, bağışıklık sistemini olumlu etkilemektedir.
Bağışıklık sistemini güçlü tutmak için sahurda hafif bir kahvaltı yeterli olabilmektedir. Uzun süre tokluk sağlayacak yumurta gibi saf proteinler ve yağlı tohumlardan ceviz, badem veya zeytin tercih etmek bağışıklık sistemine önemli katkılar sağlamaktadır
Bağışıklık sistemini güçlendirmek için antioksidan değerinin bir göstergesi olan “orac” değeri yüksek besinler tüketmek önerilmektedir. Sumak, orac değeri en yüksek olan besinlerin arasında yer almaktadır. Baharat olarak da kullanılan sumak bağışıklık sistemi için önemli bir kalkan oluşturabilmektedir.
Zencefil ve zerdeçal bağışıklık sistemi için çok güçlü silahlardır. Ev yapımı yoğurt ile birlikte zencefil ve zerdeçal tüketmek, hem probiyotik hem de antioksidan takviyesinin aynı anda alınmasını sağlamaktadır.
FACEBOOK YORUMLAR