"STK'lar devletin tamamlayıcısıdır"
İzmir İş Dünyası Derneği (İZİD) Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin’i ağırladı. Anadolu Birliği ile İZİD üyelerinin katımıyla gerçekleşen toplantıda Narlıdere Belediye Başkanı her şeyden önce eğitim derken İZİD Başkanı Feyyaz Sungur sivil toplum kuruluşlarının önemine dikkat çekti.
30 Kasım 2022 - 13:57
İzmir İş Dünyası Derneği (İZİD) son toplantısını geniş katılımlı yaptı. Anadolu Birliği üyelerinin de katıldığı toplantının en önemli konuğu Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin oldu. Dernek Başkanı Feyyaz Sungur, sivil örgütlerle birlikte Birleşmiş Milletler sistemi içinde kamu ve özel sektörün yanında 3. yapıyı oluşturan sivil toplum kuruluşları ile iş birliği ve koordinasyonun sistemin hedeflerine ve çalışmalarına sağladığı katkılarla bir gereklilik olduğunu söyledi.
STK’ların varlığı, görüşleri, faaliyetleri ve diğer kurum ve kuruluşlarla işbirliği, yapılan işlerin meşruiyetini artırdığını belirten Feyyaz Sungur, “STK’ların varlık sebebini ve özelliklerini açıklayan farklı teorik modeller geliştirildi. Bu teoriler aynı zamanda sektörler arası işbirliğinin de temellerini açıklıyor. Günümüzde söz konusu modellerden en çok gündemde olanlardan biri kalkınma sürecinde STK’ların devletin yetersiz kaldığı durumlarda tamamlayıcı rolünü vurgulayanlardır. STK-Devlet iş birliğinde en çok dikkat çeken hususlardan birisi finansman konusudur. STK’ların hizmetlerini sunabilmesi ve hak arama ve bağımsızlıklarını koruması finansal yeterlilikleri ve politik bağlantı dereceleriyle yakından ilişkilidir. Gelişmiş ülkelerin pek çoğunda STK’lar devletin finansman desteğinden yararlanmaktadır. Ülkemizde STK’ların finansmanı üyelerin katkısı ve bağışlarla birlikte, kurulan işletmelerden ve devlet katkılarından sağlanabilmektedir. Devlet; STK’ları vergi muafiyetleri, hibeler, sözleşmeler yoluyla desteklemektedir. Demokrasi, çoğulculuk, hoşgörü, sivil katılım ve vatandaşlık bilinci güçlü bir sivil toplumun temel değerleridir. STK’ların varlığı ve yaygınlaşması güçlü bir sivil toplum kültürünün oluşmasına bağlıdır. Türkiye’nin kalkınma sürecinde STK’ların hukuki zemininin sağlamlaşması, sayısının ve niteliğinin artması, karar alma süreçlerine daha fazla katılımı, mali yapısının ve insan kaynağının güçlenmesine bağlıdır. 2019-2023 yıllarını kapsayacak olan Onbirinci Kalkınma Planı; güçlü, çeşitli, çoğulcu, sürdürülebilir bir sivil toplum için uygun ortamların oluşturulması ile sosyal ve ekonomik kalkınma süreçlerine toplumun tüm kesimlerinin daha etkin katılımının sağlanmasını hedeflemektedir” dedi.
STK’ların önemine inandığını belirterek “Bizim eksiğimiz bilgi” diyen Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin ise “Bilgi üretip değere dönüştürmemiz önemli. On delmiyorum beş yıl sonra çalıştıracak insan bulmak istiyorsak meslek liseleri açmalıyız. Eğitim, hukuk, çevre sorunları ve kadınlarda mesleki eğitime önem vermemiz lazım” ifadelerini kullandı.
STK’ların varlığı, görüşleri, faaliyetleri ve diğer kurum ve kuruluşlarla işbirliği, yapılan işlerin meşruiyetini artırdığını belirten Feyyaz Sungur, “STK’ların varlık sebebini ve özelliklerini açıklayan farklı teorik modeller geliştirildi. Bu teoriler aynı zamanda sektörler arası işbirliğinin de temellerini açıklıyor. Günümüzde söz konusu modellerden en çok gündemde olanlardan biri kalkınma sürecinde STK’ların devletin yetersiz kaldığı durumlarda tamamlayıcı rolünü vurgulayanlardır. STK-Devlet iş birliğinde en çok dikkat çeken hususlardan birisi finansman konusudur. STK’ların hizmetlerini sunabilmesi ve hak arama ve bağımsızlıklarını koruması finansal yeterlilikleri ve politik bağlantı dereceleriyle yakından ilişkilidir. Gelişmiş ülkelerin pek çoğunda STK’lar devletin finansman desteğinden yararlanmaktadır. Ülkemizde STK’ların finansmanı üyelerin katkısı ve bağışlarla birlikte, kurulan işletmelerden ve devlet katkılarından sağlanabilmektedir. Devlet; STK’ları vergi muafiyetleri, hibeler, sözleşmeler yoluyla desteklemektedir. Demokrasi, çoğulculuk, hoşgörü, sivil katılım ve vatandaşlık bilinci güçlü bir sivil toplumun temel değerleridir. STK’ların varlığı ve yaygınlaşması güçlü bir sivil toplum kültürünün oluşmasına bağlıdır. Türkiye’nin kalkınma sürecinde STK’ların hukuki zemininin sağlamlaşması, sayısının ve niteliğinin artması, karar alma süreçlerine daha fazla katılımı, mali yapısının ve insan kaynağının güçlenmesine bağlıdır. 2019-2023 yıllarını kapsayacak olan Onbirinci Kalkınma Planı; güçlü, çeşitli, çoğulcu, sürdürülebilir bir sivil toplum için uygun ortamların oluşturulması ile sosyal ve ekonomik kalkınma süreçlerine toplumun tüm kesimlerinin daha etkin katılımının sağlanmasını hedeflemektedir” dedi.
STK’ların önemine inandığını belirterek “Bizim eksiğimiz bilgi” diyen Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin ise “Bilgi üretip değere dönüştürmemiz önemli. On delmiyorum beş yıl sonra çalıştıracak insan bulmak istiyorsak meslek liseleri açmalıyız. Eğitim, hukuk, çevre sorunları ve kadınlarda mesleki eğitime önem vermemiz lazım” ifadelerini kullandı.
FACEBOOK YORUMLAR