Tugay'dan yeni nesil belediyecilik
CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cemil Tugay, “İzmir Geleceğe Doğru” başlığı altında açıkladığı seçim vaatlerinde, alt ve üst geçitlerle, metrobüs öne çıktı
01 Mart 2024 - 10:13
CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Cemil Tugay, 31 Mart sonrası kentte yapılacak icraatlere dair vaatlerini açıkladı. Bayraklı’daki Tepekule Kongre Merkezi’nde “İzmir Geleceğe Doğru” başlığı ile düzenlenen lansman törenine Parti Sözcüsü Deniz Yücel, İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, İzmir Milletvekili Murat Bakan ve Ednan Arslan, geçmiş dönem Milletvekilleri Kani Beko, Musa Çam, Atilla Sertel, İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener, İZTO Meclis Başkanvekili Selami Özpoyraz, DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ile çok sayıda partili katıldı. Programa katılan 720 kişi için Karşıyaka Kent Ormanı'na 720 fidan dikildi. Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin ile Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa İnce dışında belediye başkanları katılmadı.
Tugay konuşmasının başında politikaya giriş hikayesini anlatarak, şunları söyledi; “Benim için inanılmaz bir an. Bu noktaya gelmek inanılmaz bir hikaye. Hala inanamakta güçlü çekiyorum. Sindiremedim değil ancak ben de bir insanım ve doğal olarak duyguları ile geçmişinden bugüne sahip olduğumuz hikaye ile var oluyoruz. 57 yaşımın içindeyim. Bu zaman gelene kadar böyle bir noktaya gelecğimi hayal etmemiştim. Bir öğrtmen babanın, ev hanımı annenin bir çocuğu, sıradan bir yaşam süren bir ailenin evladı olarak okumayı tercih ettim. Okuyarak bu ülkenin bilgili, ahlaklı insanlarından biri olmayı hayal ettim. Siyasete dahil olurken katkı vermeyi çok istemiştim. Benim gibi geçmiş yaşamında pek çok sıkıntı ile boğuşmuş, biraz yalnız kalmış, dışlanmış, sahipsiz bırakılmış, kendi kendine mücadele etmek zorunda kalmış çocukların bir parçası olarak onların yaşam mücadelesinde katkım olur, desteğim olur diye CHP'ye katıldım. Sonraki süreçte kader beni bu noktaya getirdi. Tabii ki sadece kader değil, bunda rolü olan insanlar var. Karşıyaka Belediye Başkan Adaylığı benim bu notkaya gelmemdeki en önemli neden… Yerel yöentim deneyimi geliştirmemi sağladı. O fırsatı veren, beni belediye başkanı olmam için bana referans veren Tunç Soyer'e çok teşekkür ediyorum. Çok samimi bir teşekkürdür. O tarihte Genel Başkanımız olan ve benim CV’mi gördükten sonra ‘partimizi iyi temsil eder’ diye beni Karşıyaka Belediye Başkan Adayı gösteren Kemal Kılıçdaorğlu'na da çok teşekkür ederim. Zaman pek çok şeyi farklı hale getirebiliyor. Bazen bazı şeyler insanların yanlış şeyler söylemesine, geçici kırgınlıklar yaşamasına neden olabiliyor ancak ben partimize emek vermiş herkesle bir aile olduğumuzdan şüphe duymuyorum.’’
İçinde yaşanan dönemin yeni şeyler söylemek gerektiğini gösterdiğini belirterek, ‘’Yeni bir siyasete, yeni siyasetçilere ihtiyacımız var. Ya dilinde ya beyninde söylüyor. Herkesin ortak görüşü bu. Sadece Türkiye' değil dünyada siyasetin tıkanma noktası var onu aşmamız lazım. Aşmazsak bazı şeyleri değiştiremeyeceğiz. Yeni bir belediyeciliğe ihtiyacımız var. Bugünün sorunları ile insanlarımızın beklentileri ile doğru anlayan, analiz eden ve sadece bugünü değil aynı zamanda geleceğe uzun yılları da ki biz burada ölçek olanları 2050 yılını hedef koyduk. İklim krizi, enerji krizleri, adaletsizlik gibi konular nedeniyle tüm sorunları küresel düşünmek ancak yerleşme planları ile çalışmaları yapmak zorundayız. Çalışma yaparken dar çerçevede dar kadro ile değil, ulaşabildiğimiz tüm kadrolarla bilgi ve deneyim sahibi, söz söyleme yetkisi olan herkesi dahil ettiğimiz, tüm kaynaklarla bağlantılı çalışmalar yaptığımız bir anlayışa ihtiyaç var. Verimlilik çağımızın en sihirli kelimesi. Bu kaynak karşısında maksimum verimi alabiliyor muyuz onu tespit etmemiz lazım. Kamu yönetimlerinde bu göz ardı ediliyor. Bunu gözeten bir belediyecilik anlayışımız olacak. Bir konuyu anlamak için kendisi ve dar çerçevede insanların görüşleri değil, toplanan verilere dayanarak bir analiz oluşturup onlar çerçevesinde yol haritası oluşturulan belediyecilik sistemidir yeni nesil belediyecilik. Mutlaka ama mutlaka halkın, kişi ve kurumların katılımını sağlamak bu kapsamın içindedir’’ diye konuştu.
İzmir Planlama Ajansı aktif olacak
İzmir Büyükşehir Belediye başkanı olduğunda yeni nesil belediyecilik kapsamı içinde karar alacağını söyleyen Cemil Tugay, ‘’Karar alırken beynimiz olacak, tüm veriyi toplayacak, ihtiyacımız olduğunda verileri doğru analiz edip şehrimizin gözü kulağı olacak kurum İzmir Planlama Ajansı. Şu an dar kapsamlı çalışıyor. İstanbul Planlama Ajansı hayalimize daha yakın çalışıyor bunu kuracağız. Çevik yönetim anlayışı yerel yönetimlerin hızlı çözüm üretmek amacıyla kurulan bir anlayıştır. Bu anlayış ile belediyeyi yöneteceğiz. Ben sıradan biriyim. Olağanüstü değilim. İyi niyetli, çalışkan, kendince akıllı olduğunu düşünen bir insanım. Her işte performansımızı ölçmemiz gerekiyor. Hedef koyduk, ölçtük ve yaptık mı? Yapmadıysak neden? Araştırıp sorunu çözmemiz lazım. Düşündüğümüz tüm projeler bunlar değil. İlçelerde yapacağımız projeler konusu ayrı başlıklar gerektiriyor. İlçe başkanlarımızın lasmanlarında bunlar konuşulsun istedim. Ben 5 yıl sonra olmasam bile bir partili arkadaşımız devam edecek ve aynı bakış açısıyla çalışacak. Biz burada kendimiz kariyer yapmak için değil, birilerine hava atmak için değil. Hiçbir şekide kendimize zenginlik sağlamak için değil. Bu ülkenin onurlu evlatları olarak meseleleri kendi meselemiz olarak görüyoruz. Kimsenin aç, açıkta, yalnız kalmasına, ayrımcılığa uğramasına razı olmadığımız için, onlara sahip çıkma kararlılığımızda olduğumuz için. Ülkemize, hocamıza, gençlerimze inanadığımız için, bu mücadelenin tam göbeğinde olan her biriyle ayrı ayrı gurur duyduğum yoldaşlarım ve bize bu emaneti bırakan Gazi Mustafa Kemal Atatürk için bu mücadeleyi yapıyoruz. Bu mücadele son insanımız kendini iyi hissedene kadar devam edecek’’ dedi.
Vaatlerini sıraladı:
-İlk 180 gün acil müdaheleler yapacağımız, hızlı çözülmesi gereken konulara temas edeceğimiz süreç olsun dedik. Su fiyatından çokça şikayet var. Su fiyatlarını düşüreceğiz. Büyükşehir özverili olacak.
-Aynını ulaşımda da gerçekleştireceğiz. Yollarda ana artelerden başlayarak hızlı müdahale edeceğiz, trafiği rahatlatacağız.
-Gözlemlerimde sıkıntı olarak gördüğüm alt geçitlerde, asansör ve yürüyen merdivenlerde sıknıtılar olduğu görülüyor. Bunları sürekli takip eden ve çözen bir sistem kuracağız.
-İlaçlama aksatılmaması gereken konu. Eksik ilaçlama kaynaklı çok şikayet var. Rayına oturtacağız.
-Yapay zeka daire başkanlığı ya da eşdeğer birim kuracağız. Yapay zeka işimizi kolaylaştıracak. Bunu kullanınca çok hızlı değerlendirmeler yapılıp çözümler üretiliyor. Türkiye ve dünyada en ileri belediyelerden biri olmayı hedefliyoruz.
-Hiçbir yeri su basmasın istiyorum. Nerede, neden su baskını oluyor analiz edip müdahale edeceğiz.
-Yeşil dokunun geliştirilmesi sosyal dokuda yapılacak satın almalar hiçbir zaman aksatılmaması gereken mümkün olduğunca erken yapılması gereken şeyler.
-Tüketim kooperatifleri kuracağız. Büyükşehir ve ilçe belediyelerin iştiraklerini bu kooperatiflere ortak edecek, gerektiğinde destekleyeceğiz. Bizim politikalarımızda çok önemli bir yer tutuyor.
-Kentsel dönüşüm daire başkanlığını yeniden kuracağız.
-Dezavantajlı mahallelerin okul kantinlerini talep edeceğiz. Verilirse belediye şirketleri işletecek.
-İleri yaş yurttaşlarımızı yalnız bırakmayacağım. İleri yaş eylem planını devreye sokacağız.
-Öğrencilerimize sembolik ücretlerle aylık abonman kartı vereceğiz.
-Körfezde deniz taksiyi uygulayacağız. En kısa zamanda uygulamayı başlatacağız.
-Otogar ve havaalanına otobüs seferlerini arttıracağız.
-Dirençli bir mali yönetim oluşturacağız.
-İlk yapacağımız işlerden biri belediye binaları ve tesislerde enerji verimlilik çalışması.
-Ana arterlerde çalışmalar hemen yapılacak. 20 gün içinde kazılan yer kapatılacak. İzmir'de 20 günden fazla kazılmış, yapılmamış yer kalmayacak. İZSU, TEDAŞ ve İzmir Gaz gibi kurumlar bunlara dikkat edecek. Çok inşaat çalışması var ve bu sorunun büyümeden hallolması lazım.
-Şehrimizde tüm alanların 1/25000'lik planlarını en kısa sürede yapmalıyız. Sorduğumda 2 senede olur dediler. 1 sene de olmaz mı dedim. Zor dediler, pazarlık yaptık 1,5 senede yapacağız. Kendi ekibime ve şu anki İzmir Büyükşehir Belediyesi'ndeki arkadaşlarıma güvenerek bunu söylüyorum.
-Yeni yerleşim yerleri oluşturacağız. Planladığımız, büyüklüğünü kendimizin belirlediği, metropole gelmeden kendi içinde ihtiyaçlarını karşılayan yerleşim alanları oluşturacağız.
-5 yıl içinde 25 bin sosyal konut yapılacak, söz veriyorum.
-Kentimizin doğa ile ilişkisini bozmayacağız. Doğa bizi mutlu eden, huzur veren, rahat nefes aldıran, psikolojimizi düzelten çok değerli bir şey. Hasar verdiğimiz alanları derhal tamir etmemiz gerekiyor. ----Ekolojik bir restorasyon yapacağız.
-4,5 milyonluk şehrin 3,5 milyonu körfezin etrafında yaşıyor. Kırsal bölgede yaşayan insanlarımız daha nitelikli yaşama kavuşmalı. Yerleşim açısından çekim noktası haline getirmeliyiz. Kırsal Planlama Daire Başkanlığı kuracağız. Tüm kırsal bölgeleri olması gerektiği gibi planlayacağız.
-İzmir'in kamusal tesislerinin tasarımı ile ilgili yeni sayfa açmayı düşünüyoruz. Örneğin pazaryerleri. Çoğu ışık ve hava almaz, WC'leri problemli. Ancak buna mahkum değiliz. Pazaryerleri, spor tesisleri, tiyatro salonları, konser salonları her türlü tesis için daha çağdaş, keyif verecek, daha fazla hizmet verecek tesisler yapabiliriz. Büyük Tasarım İzmir Programı’na ihtiyacımız var. Şehir plancısı mimarlarla görüştük. Çalıştay ve projelerle ortaya çıkacak. Haftanın 7 günü kullanılan, güneş, yağmur, rüzgardan korunan alanlar yapabiliriz. Tüm sosyal tesislerde yapabiliriz. Kamu alanları ile ilgili konsept tasarım rehberi olacak. Seçip örnekleyerek büyükşehir ve ilçe belediyelerde çalışma yapılacak.
-Belediyemizin hizmet binası ihtiyacı için görüş ayrılıklarımız var. Bunu İzmir'de tartışmaya açıp genel değerlendirme alacağım. İzmir Planlama Ajansı’na görevi vereceğim. İzmirlinin istediği olacak. Benim görüşüm bulunduğu yerde eski büyüklüğünde yapılması. Mimari olarak kentimizin simge binalarından biri olacak. Yurttaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılamalı. Gurur duyacağımız binayı burada inşa edebiliriz. Kamuoyunun takdirine sunacağız. Herkesin onayı ile karar alacağız.
-Gelecekte su, gıda gibi krizlerle karşılaşma olasılığımız var. Yaşam alanlarımızı oluşturmamız lazım. Bölgeleri havza olarak bölmeliyiz. Buralarda suyu öyle yönetelim ki kendi kendine yeten su kaynakları olsun, gelecekte su krizi yaşamamak için kaynaklar olsun. Gıdası, enerjisi kendisine yetsin. Mümkünse enerji üretsin. Kendine yeten havzalar normal yaşamda da afet durumlarında sağlanmalı. Bilimsel ve araştırma temelli dünya literatüründen alıntı yapılan projeler. İzmir’i bölgesel planlarken kendine yeten bölgeler olmalı. Avrupa’da bağımsız yaşam hareketi kent ağı var. İzmir’i buraya dahil edeceğiz.
-İzmir’in en önemli konusu ve en tehlikeli riski deprem. Tam büyüklüğü tahmin edilemeyen 30 Ekim depreminde yaşadığımız yıkım ve hasarlanan binalar nedeniyle İzmir’de yıkımları yaşayacağımız için tedirgin olduğumuz, 6 Şubat depremi sonrası başımıza gelir mi diye endişe ettiğimiz sorun. Depremin ne kadar büyük risk olduğunu, deprem durumunda kendimizi nasıl kurtaracağımızı önceden görüp hesaplamış olmamız gerekli. Hazırlık yapmamız lazım. Sahip olduğumuz bilgiler var. Deprem master planımız yok. 1999’da yapılmış ancak şu an kullanılamaz. Deprem master planı olmak zorunda. Normalde AFAD planları yapıyor ancak belediye olarak bunu yapmamız gerektiğini düşünüyorum.
-Kentsel dönüşümü riskli olduğu saptanan binalarda gerçekleştirmek için ne yapmak gerekiyorsa yapacağız. Deprem riski ile vatandaşlar karşı karşıya kalsın sonra Allah korusun. Böyle yerel yönetim anlayışı olmaz. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yıllardır yerinde tam uzlaşmayla sosyal dönüşümü sağlayacak çalışmaları var. İşleyişi piyasa koşulları nedeniyle bozuldu. Binaların dönüşüm sürecinde finansal destek seçeneklerini araştıran değerli arkadaşlarımız var. Karşıyaka'da tepede oturuyorum. Deprem olur binalara bir şey olur mu diye endişe ediyorum. Gece gündüz çalışmaktan vazgeçmem. İstanbul Büyükşehir Belediyesi binaların yıkımını üstleniyor, İzmir Büyükşehir Belediyesi bunu yapar. İstanbul Büyükşehir Belediyesi dönüşüm sürecini karşılıyor, İzmir Büyükşehir de bunu yapar.
-Dönüşüm konusunda hükümetin söylemlerini samimi bulmuyorum. Karabağlar'da 540 hektarlık alan var. 12 yıldır dönüşüm çalışması bekleniyor, tüm yetki bakanlıkta. Engel yok. Karabağlar Belediyesi’ni ziyaretimde kalabalık toplandı, belediye başkanımızın anlattığını kendim gördüm. Yaptıkları rant projesi gerçekleştirip birlerine rant sağlamak. Kimsenin enkaz altında kalmasını istemiyorum. En kısa sürede tüm riskli binalar ve zeminler tespit edilip dönüşümü başlatacağız. Ege Şehir Planlama A.Ş.’yi ada bazlı dönüşümde yeniden yetkili kılacağız. İzbeton sadece yola asfalt ile işleyişini sürdürecek.
-Akıllı kavşaklar kısmen uygulanıyor, daha fazla uygulanabilir. Sadece bunu yaptığımızda bile trafik yüzde 10 rahatlayacak diyor hocalarımız. Trafiğin sıkıştığı noktalar var.
-Bayraklı'da belediyenin önündeki alanda trafiği yerin altına alıp, üzerinde yaya geçidi için süreklilik sağlayacak projeyi biz doğru bulup sahipleniyoruz. Ve bunu yapacağız. Projesi hazır, onayı alınmış.
-Alsancak Garı'nın orası yer altına alınması zor ancak bölgeyi rahatlatması için yapılacak tek şey bu. Bu bizim gözümüzü korkutmuyor, en kısa sürede bu çalışmayı yapacağız.
-Yaşayanlar Üstgeçidi. Buca'ya gittim ve bana çokça söylendi. Bu yoldan geçişte hep soru yaşıyoruz dendi. Alt geçit olarak planlanmış ancak kanal nedeniyle yapılamamış. İlk yapacağımız işlerden biri.
-Burada kısa sürede yapacağımız projeleri anlatıyoruz. İzmir'in master planı yenilenmeye belki sıfırdan yapılmaya ihtiyacı var. Büyükşehir'de bu konuda çalışan arkadaşlarla konuşacağız. En yakın süreçte İzmir geneli için ulaşım master planı yapacağız. Onun dışında da yapılacak çok şey var tabii ki.
- Anadolu Caddesi’nin üstünden geçen Mavişehir’i Cumhuriyet Mahallesi’ne bağlayan yaya ve bisiklet yolu da hayal ediyorum. 15 dakikada yürüyerek deniz kenarına inebileceğiniz bağlantı.
-Karşıyaka İskele ile Çarşı arasındaki yolun yer altına alınmasını doğru bulmuyoruz. Bunu yapmak için harcayacağımız para ve yapım sürecine değmeyecek. Bunu yerine plana işlemiş başka bir şey var. İskelenin sağ ve solunda girinti alanı var. O alanı doldurup büyük alan kazanacağız. Bir kısmını sosyal alan, bir kısmını otopark için kullanabiliriz. İskeleyi yıkıp ileriye alacağız. Plana işlenmiş. İskelenin her iki yanında vapurlar için çekek alanları oluşacak. Yayalar çarşı tarafından iskele tarafına estetik ve keyifli üstgeçit ile geçecek, araçlar kesintisiz şekilde alttan geçecek. Daha ucuz ve daha hızlı yapılacak.
-Metrobüs uygulamasını İzmir'e getireceğiz. Böyle deyince bu yollarda nasıl yapılacak diye düşünüyor insanlar. Yaparız, istersek her şeyi yapabiliriz.
-Karabağlar-Gaziemir Metrosu onay bekliyor. Bunun onaylanması için her şeyi yapacağız.
-Karşıyaka-Örnekköy Tramvayı projelendirilmiş, onayı alınmış bir proje. Başlayıp bitirilecek. Çiğli'ye uzatılan tramvay hattının, Mavişehir-İzban'a bağlanması gerektiğini düşünüyoruz.
-İZBAN seferlerini sıklaştırmak gerekiyor. TCDD ortaklığı nedeniyle sinyalizasyon çalışmalarının yenilenmesi için bekleniyor. Bu nedenle seferler sıklaşamıyor, bunu çözeceğiz.
-Şehir Hastanesi için teleferik projesi var. Monoray için nasıl proje yapabiliriz diye bakacağız.
-Bisiklet köprüleri yapacağız.
-Halkapınar'da bir aktarma istasyonu var. 2030’da orayı 1 milyon kişi kullanacak. Aktarma istasyonları düzenleyeceğiz. Aklımıza yurtdışı örnekleri geliyor. Bu konuda eksiğimiz var. Bunun ihtiyaç olduğunu bilenler akşam sabah erken saatlerde insanların neler yaşadığını görsün. Bizim için sadece aktarma yapılan alan değil, yaşamın devam etmesi gereken, insanların insanca yaşayabileceği yerler olmalı.
-Otogar projesini sahipleniyoruz. Modern, düzgün, çağdaş görüntüde olacak. Birçok ilçemizde semt garajı ihtiyacı var. Bunlardan biri Çeşme. İhtiyacı olan semt garajlarını sırasıyla yapacağız.
-Karavan otoparkının derhal yapılmalı. 4-5 noktada yapmak çok kolay. Çok hızlı şekilde yapacağız.
-İzmir'in meşhur büyük kanalı var. Bu projenin yenileme kapasite arttırılmasına ihtiyacı var. Yapılmak zorunda. Bu vaat değil, bilgilendirme. Yapmazsak patlama sorunları yaşanabilir. Bu hattı Sasalı’dan başlayarak Narlıdere'ye kadar yenileyeceğiz. Bu şehirde kim başkan olursa olsun bunu yapmalı.
-Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi’nin 5. fazını görev sürecimizi bitirmeden yapacağız. Böylece koku sorunu ortadan kalmış olacak. Yağmur suyu ayrıştırma projeleri devam edecek.
-Taşkınlarla ilgili kıyı düzenlemeleri gerekiyor. Kordon’da estetik kıyı düzenlemesi, Bostanlı’ya benzer yapıya kavuşması için yeniden planlayacağız, terfi istasyonları ile taşkınlar yaşanmayacak. Her ilçede atık su arıtma tesisi olmalı. Bunu bir an önce yapacağız.
-Körfezin kendini temizlemesi için sirkülasyon kanalına beni bilim insanları ikna etti. Denizin kirliliği çözülecek. Körfezin güney ve kuzeyinde Karataş-Karantina küçük marinalar yapacağız. Bunlar hayalperestler tarafından değil uzmanları tarafından yapıldı. Orada sosyal kullanım artacak.
-Körfezde halk plajlarını Sahilevleri ve Güzelbahçe'de hemen yapabiliyoruz. Daha içerlere gelme konusunda körfezi temizlemeyi bekliyoruz. Siz simitleri hazırlayın.
-İzmir’in 2050’de susuz kalmaması için hazırlanıyoruz. İzmir sularının büyük bölümünü yer altından sağlıyor. Yer altı sularının haritalandırılması lazım. Zor iş değil. Yapacağımız sondajlarla bunların kalite ve seviyesini takip edeceğiz. Karbon emisyonunu sıfırlarsak dünyanın kendini toplaması 100 yıl sürer deniliyor. Yani susuzluk kesin. O nedenle bu önemli. Fantezi bir çalışma değil, bilimsel bir çalışmadır.
-İZSU müdürümüz ile konuştum iki barajdan su alarak İzmir'in su sorunu çözme şansımız var. Suyu daha ucuz ve kesintisiz temin edeceğiz. Bu normalde DSİ'nin işi ancak o ilişkiyi kurmak belediye başkanlarının görevi. İzmir'in susuzluk yaşamayacağını şimdiden söyleyebilirim.
-İzmir Sürdürülebilir enerji ve iklim eylem planı. Enerjiyi atık yönetim, yeşil ve mavi master planlarını yapacağız. Yeşil şehir planımız var. İzmir'e laf söyleyenlere gönderme yapıyorum ama alınmıyorlar. Onlar neyi satarıza baktıkları için İzmir'in yeşil olması umurlarında değil. Zeytin fidanları dağıtmışlar ama biz dağıtmadık, direk ektik. Öyle bir yere ektik ki orada büyüyeceği kesin.
-Kooperatifleri desteklemeye devam edeceğiz. İZTO, İTB'yi tarımla ilgili üreticilerimize destek olan kurumlarımızı tebrik ederim. Belediyeler belki onlar için umulandan daha fazla katkı vermiş olabilir. Her çabalarında yanlarında olacağız. Topraksız tarım için yapılan çalışma var ve katılmayı çok isterim.
-Teknolojinin daha çok kullanıldığı Tarım 4.0'ı çiftçilerimizin kullanması için üstümüze düşeni yapacağız. Markalaştırmalar, hibe tohum sistemi, soğuk hava depoları yapacağız.
-Gasronomi şehrimizin en önemli değerlerinden. Mutlaka markalaştırmamız, değerlendirmemiz ve İzmir’i gastronominin başkenti yapmamız lazım. Bu konu çok değerli. İZTO'nun bir projesi var ve mutlaka destek olacağım ona. İzmir bir gastronomi merkezi olacak.
-Dünyanın JES açısından en zengin kaynaklara sahip 5. yeri İzmir. Balçova’da JES ile çevreye zarar vermeden suyu çıkarıp geri pompalıyorsunuz ve 25 bin konut ısınıyor. Yaptığım araştırmalarla bir yer bulduk ve 35 bin konutu ısıtabileceğimizi tespit ettik. Yakında ruhsatı verilecek. Hesapladığımıza göre 250 bin konutu JES ile ısıtmak mümkün. Enerjide verimliliği pek çok şeyin önüne koyacağız ve yeni enerji yatırımları yapmaya gerek kalmadan enerji sahibi olacağız. Sadece tasarruf sağlayarak.
-Çöpler dönüştürülebildiği kadar dönüştürülmeli, dönüştürülemeyen yakılıp enerji elde edilmeli. Buna finans kolay bulunabiliyor. Harmandalı’ya çöp dökmeyeceğiz, çöpü yakarak yok edeceğiz.
-En değerli geri dönüşüm organik atıklar. Yemek, bağ bahçe, budama atıkları. Bunların komposta dönüşmesi ve toprağa iade edilmesi lazım. Toprak ürün yetiştirirken organik içeriğini kaybediyor ve onun geri iade edilmesi lazım. Kompost tesisleri kurarak yemek atıklarını 15-20 gün süre bir yerde depolatıp, sahip oldukları karta kredi yükleyip satın alacağız. Bu İzmir'e yakışmaz mı? İzmir halkının bizim gibi projeye sahip çıkacağına eminim. Dünya kompost konusunda bizi örnek gösterecek.
-Belediyeler çöp toplayan, park bahçelere bakan, yol, ulaşım hizmetleri yapan, insanları evlendiren kurumlar. Türkiye o kadar kötü yönetiliyor, işsizlik o kadar attı ki kalkınma için de bir şeyler yapmak zorundayız. Başka şehirlerde söylemek zor ama İzmir'de söylemek kolay. İzmir üretimi çok, sanayisi gelişmiş, insanları eğitimli, genç nüfusun değerli olduğu bir şehir. Yaptığımız belediyecilik hizmetine ek kalkınma belediyeciliği yapacağız. Ege’de lider, bölge planlanmasında koordinatör rol üstlenmesini sağlayacağız. Dahil olabilecek kurumlarla birlikte yapacağız. Başarırsak birilerinin kader gibi yaşattığı kötü ekonomik şartları kabullenmek zorunda kalmayıp kendi başımızın çaresine bakacağız.
- Elektrik Fabrikası’nı almak için tekrar başvuracağız. Çağdaş sanatlar müzesine dönüştüreceğiz.
-Mavişehir’deki opera binasının opera binası olarak mı yoksa kongre merkezine dönüştürülmesi konusunda İzmir halkı karar verme sürecine dahil olacak ve karar verilince o şekilde bitireceğiz.
- Her ilçenin en az 1 yüzme havuzu ve spor salonu olacak. Büyük ilçelerimizde her 100 bin nüfusa 1 spor salonu ve 1 yüzme havuzu yapacağız. Teminatı benim. İzmirli kardeşlerim ihtiyaç duyulan her yerde spor olanaklarına erişecek. Parklarda spor malzemeleri olan konteynerden spor istasyonları olacak. Spor yapmak isteyenler malzeme alıp sporunu yapabilecek. Tüm parklara bunu koyacağız.
-Karşıyaka’ya stadı yapacağız. Süreci başından takip ettim. Stadı yaptırmamak için uğraşanlar utanmadan konuşuyor. Karşıyaka’nın onuru ile oynamayın ya stadı yapın ya da biz yapalım.
-İzmir sağlık turizminin başkenti olabilecek potansiyeldedir ve olacaktır.
-Bu kentin bir sağlık profili çıkması lazım. Sağlıklı kent planını devreye almamız lazım. İnsanların sağlıkları sağlıksız hale geliyor. İnsanlar hasta olsun hastanelere gitsinler diye uğraşılıyor. İzmir’de Sağlık Bilim Kurulu, insanların, hayvanların, doğanın hasta olmaması için çalışacak. Bunun neyi, ne kadar değiştireceğini göreceksiniz. Bu benim mesleki görevim. Doktorların birinci görevi insanların hasta olmamasını sağlamaktır. İnsanların hasta olsun müşteri olsun diyenleri kınıyorum.
-Eşrefpaşa Belediye Hastanesi Türkiye’de belediyelerin sahip olduğu tek hastane. Burayı büyütüp hizmetlerini çeşitlendireceğiz. Gezici sağlık hizmetlerimizi yaygınlaştıracağız. Sanayi bölgelerinde meslek hastalıklarına, sağlıksız ortamlarda çalıştıkları için hastalanan arkadaşlarımıza Eşrefpaşa Hastanesi’nde kuracağımız polikliniklerle ücretsiz hizmet vereceğiz. İlkini Aliağa’da yapacağız.
-Sosyal kırılganlık haritası oluşturup, ne yapmamız gerektiğini belirleyeceğiz. Semt evleri kuracağız. Sosyalleşme ihtiyacı olan vatandaşlarımızın alacağı çok hizmet olacak. Aş evlerini çoğaltacağız. Öğrenci bursu konusunda çeşitliliğini arttırarak, amaca göre burslar veren program uygulayacağız.
-Yurtlarımız var ama çoğalmalı. Olabildiğince en uygun fiyatlarda olmalı. Eğer devlet yetersiz kalıyorsa mutlaka o açığı kapatmalıyız
-Karşıyaka’da uyguladığımız 65 yaş üstü vatandaşların evlerinde ücretsiz tamir yapma projesini tüm İzmir’e uygulayacağız.
Tugay konuşmasının başında politikaya giriş hikayesini anlatarak, şunları söyledi; “Benim için inanılmaz bir an. Bu noktaya gelmek inanılmaz bir hikaye. Hala inanamakta güçlü çekiyorum. Sindiremedim değil ancak ben de bir insanım ve doğal olarak duyguları ile geçmişinden bugüne sahip olduğumuz hikaye ile var oluyoruz. 57 yaşımın içindeyim. Bu zaman gelene kadar böyle bir noktaya gelecğimi hayal etmemiştim. Bir öğrtmen babanın, ev hanımı annenin bir çocuğu, sıradan bir yaşam süren bir ailenin evladı olarak okumayı tercih ettim. Okuyarak bu ülkenin bilgili, ahlaklı insanlarından biri olmayı hayal ettim. Siyasete dahil olurken katkı vermeyi çok istemiştim. Benim gibi geçmiş yaşamında pek çok sıkıntı ile boğuşmuş, biraz yalnız kalmış, dışlanmış, sahipsiz bırakılmış, kendi kendine mücadele etmek zorunda kalmış çocukların bir parçası olarak onların yaşam mücadelesinde katkım olur, desteğim olur diye CHP'ye katıldım. Sonraki süreçte kader beni bu noktaya getirdi. Tabii ki sadece kader değil, bunda rolü olan insanlar var. Karşıyaka Belediye Başkan Adaylığı benim bu notkaya gelmemdeki en önemli neden… Yerel yöentim deneyimi geliştirmemi sağladı. O fırsatı veren, beni belediye başkanı olmam için bana referans veren Tunç Soyer'e çok teşekkür ediyorum. Çok samimi bir teşekkürdür. O tarihte Genel Başkanımız olan ve benim CV’mi gördükten sonra ‘partimizi iyi temsil eder’ diye beni Karşıyaka Belediye Başkan Adayı gösteren Kemal Kılıçdaorğlu'na da çok teşekkür ederim. Zaman pek çok şeyi farklı hale getirebiliyor. Bazen bazı şeyler insanların yanlış şeyler söylemesine, geçici kırgınlıklar yaşamasına neden olabiliyor ancak ben partimize emek vermiş herkesle bir aile olduğumuzdan şüphe duymuyorum.’’
İçinde yaşanan dönemin yeni şeyler söylemek gerektiğini gösterdiğini belirterek, ‘’Yeni bir siyasete, yeni siyasetçilere ihtiyacımız var. Ya dilinde ya beyninde söylüyor. Herkesin ortak görüşü bu. Sadece Türkiye' değil dünyada siyasetin tıkanma noktası var onu aşmamız lazım. Aşmazsak bazı şeyleri değiştiremeyeceğiz. Yeni bir belediyeciliğe ihtiyacımız var. Bugünün sorunları ile insanlarımızın beklentileri ile doğru anlayan, analiz eden ve sadece bugünü değil aynı zamanda geleceğe uzun yılları da ki biz burada ölçek olanları 2050 yılını hedef koyduk. İklim krizi, enerji krizleri, adaletsizlik gibi konular nedeniyle tüm sorunları küresel düşünmek ancak yerleşme planları ile çalışmaları yapmak zorundayız. Çalışma yaparken dar çerçevede dar kadro ile değil, ulaşabildiğimiz tüm kadrolarla bilgi ve deneyim sahibi, söz söyleme yetkisi olan herkesi dahil ettiğimiz, tüm kaynaklarla bağlantılı çalışmalar yaptığımız bir anlayışa ihtiyaç var. Verimlilik çağımızın en sihirli kelimesi. Bu kaynak karşısında maksimum verimi alabiliyor muyuz onu tespit etmemiz lazım. Kamu yönetimlerinde bu göz ardı ediliyor. Bunu gözeten bir belediyecilik anlayışımız olacak. Bir konuyu anlamak için kendisi ve dar çerçevede insanların görüşleri değil, toplanan verilere dayanarak bir analiz oluşturup onlar çerçevesinde yol haritası oluşturulan belediyecilik sistemidir yeni nesil belediyecilik. Mutlaka ama mutlaka halkın, kişi ve kurumların katılımını sağlamak bu kapsamın içindedir’’ diye konuştu.
İzmir Planlama Ajansı aktif olacak
İzmir Büyükşehir Belediye başkanı olduğunda yeni nesil belediyecilik kapsamı içinde karar alacağını söyleyen Cemil Tugay, ‘’Karar alırken beynimiz olacak, tüm veriyi toplayacak, ihtiyacımız olduğunda verileri doğru analiz edip şehrimizin gözü kulağı olacak kurum İzmir Planlama Ajansı. Şu an dar kapsamlı çalışıyor. İstanbul Planlama Ajansı hayalimize daha yakın çalışıyor bunu kuracağız. Çevik yönetim anlayışı yerel yönetimlerin hızlı çözüm üretmek amacıyla kurulan bir anlayıştır. Bu anlayış ile belediyeyi yöneteceğiz. Ben sıradan biriyim. Olağanüstü değilim. İyi niyetli, çalışkan, kendince akıllı olduğunu düşünen bir insanım. Her işte performansımızı ölçmemiz gerekiyor. Hedef koyduk, ölçtük ve yaptık mı? Yapmadıysak neden? Araştırıp sorunu çözmemiz lazım. Düşündüğümüz tüm projeler bunlar değil. İlçelerde yapacağımız projeler konusu ayrı başlıklar gerektiriyor. İlçe başkanlarımızın lasmanlarında bunlar konuşulsun istedim. Ben 5 yıl sonra olmasam bile bir partili arkadaşımız devam edecek ve aynı bakış açısıyla çalışacak. Biz burada kendimiz kariyer yapmak için değil, birilerine hava atmak için değil. Hiçbir şekide kendimize zenginlik sağlamak için değil. Bu ülkenin onurlu evlatları olarak meseleleri kendi meselemiz olarak görüyoruz. Kimsenin aç, açıkta, yalnız kalmasına, ayrımcılığa uğramasına razı olmadığımız için, onlara sahip çıkma kararlılığımızda olduğumuz için. Ülkemize, hocamıza, gençlerimze inanadığımız için, bu mücadelenin tam göbeğinde olan her biriyle ayrı ayrı gurur duyduğum yoldaşlarım ve bize bu emaneti bırakan Gazi Mustafa Kemal Atatürk için bu mücadeleyi yapıyoruz. Bu mücadele son insanımız kendini iyi hissedene kadar devam edecek’’ dedi.
Vaatlerini sıraladı:
-İlk 180 gün acil müdaheleler yapacağımız, hızlı çözülmesi gereken konulara temas edeceğimiz süreç olsun dedik. Su fiyatından çokça şikayet var. Su fiyatlarını düşüreceğiz. Büyükşehir özverili olacak.
-Aynını ulaşımda da gerçekleştireceğiz. Yollarda ana artelerden başlayarak hızlı müdahale edeceğiz, trafiği rahatlatacağız.
-Gözlemlerimde sıkıntı olarak gördüğüm alt geçitlerde, asansör ve yürüyen merdivenlerde sıknıtılar olduğu görülüyor. Bunları sürekli takip eden ve çözen bir sistem kuracağız.
-İlaçlama aksatılmaması gereken konu. Eksik ilaçlama kaynaklı çok şikayet var. Rayına oturtacağız.
-Yapay zeka daire başkanlığı ya da eşdeğer birim kuracağız. Yapay zeka işimizi kolaylaştıracak. Bunu kullanınca çok hızlı değerlendirmeler yapılıp çözümler üretiliyor. Türkiye ve dünyada en ileri belediyelerden biri olmayı hedefliyoruz.
-Hiçbir yeri su basmasın istiyorum. Nerede, neden su baskını oluyor analiz edip müdahale edeceğiz.
-Yeşil dokunun geliştirilmesi sosyal dokuda yapılacak satın almalar hiçbir zaman aksatılmaması gereken mümkün olduğunca erken yapılması gereken şeyler.
-Tüketim kooperatifleri kuracağız. Büyükşehir ve ilçe belediyelerin iştiraklerini bu kooperatiflere ortak edecek, gerektiğinde destekleyeceğiz. Bizim politikalarımızda çok önemli bir yer tutuyor.
-Kentsel dönüşüm daire başkanlığını yeniden kuracağız.
-Dezavantajlı mahallelerin okul kantinlerini talep edeceğiz. Verilirse belediye şirketleri işletecek.
-İleri yaş yurttaşlarımızı yalnız bırakmayacağım. İleri yaş eylem planını devreye sokacağız.
-Öğrencilerimize sembolik ücretlerle aylık abonman kartı vereceğiz.
-Körfezde deniz taksiyi uygulayacağız. En kısa zamanda uygulamayı başlatacağız.
-Otogar ve havaalanına otobüs seferlerini arttıracağız.
-Dirençli bir mali yönetim oluşturacağız.
-İlk yapacağımız işlerden biri belediye binaları ve tesislerde enerji verimlilik çalışması.
-Ana arterlerde çalışmalar hemen yapılacak. 20 gün içinde kazılan yer kapatılacak. İzmir'de 20 günden fazla kazılmış, yapılmamış yer kalmayacak. İZSU, TEDAŞ ve İzmir Gaz gibi kurumlar bunlara dikkat edecek. Çok inşaat çalışması var ve bu sorunun büyümeden hallolması lazım.
-Şehrimizde tüm alanların 1/25000'lik planlarını en kısa sürede yapmalıyız. Sorduğumda 2 senede olur dediler. 1 sene de olmaz mı dedim. Zor dediler, pazarlık yaptık 1,5 senede yapacağız. Kendi ekibime ve şu anki İzmir Büyükşehir Belediyesi'ndeki arkadaşlarıma güvenerek bunu söylüyorum.
-Yeni yerleşim yerleri oluşturacağız. Planladığımız, büyüklüğünü kendimizin belirlediği, metropole gelmeden kendi içinde ihtiyaçlarını karşılayan yerleşim alanları oluşturacağız.
-5 yıl içinde 25 bin sosyal konut yapılacak, söz veriyorum.
-Kentimizin doğa ile ilişkisini bozmayacağız. Doğa bizi mutlu eden, huzur veren, rahat nefes aldıran, psikolojimizi düzelten çok değerli bir şey. Hasar verdiğimiz alanları derhal tamir etmemiz gerekiyor. ----Ekolojik bir restorasyon yapacağız.
-4,5 milyonluk şehrin 3,5 milyonu körfezin etrafında yaşıyor. Kırsal bölgede yaşayan insanlarımız daha nitelikli yaşama kavuşmalı. Yerleşim açısından çekim noktası haline getirmeliyiz. Kırsal Planlama Daire Başkanlığı kuracağız. Tüm kırsal bölgeleri olması gerektiği gibi planlayacağız.
-İzmir'in kamusal tesislerinin tasarımı ile ilgili yeni sayfa açmayı düşünüyoruz. Örneğin pazaryerleri. Çoğu ışık ve hava almaz, WC'leri problemli. Ancak buna mahkum değiliz. Pazaryerleri, spor tesisleri, tiyatro salonları, konser salonları her türlü tesis için daha çağdaş, keyif verecek, daha fazla hizmet verecek tesisler yapabiliriz. Büyük Tasarım İzmir Programı’na ihtiyacımız var. Şehir plancısı mimarlarla görüştük. Çalıştay ve projelerle ortaya çıkacak. Haftanın 7 günü kullanılan, güneş, yağmur, rüzgardan korunan alanlar yapabiliriz. Tüm sosyal tesislerde yapabiliriz. Kamu alanları ile ilgili konsept tasarım rehberi olacak. Seçip örnekleyerek büyükşehir ve ilçe belediyelerde çalışma yapılacak.
-Belediyemizin hizmet binası ihtiyacı için görüş ayrılıklarımız var. Bunu İzmir'de tartışmaya açıp genel değerlendirme alacağım. İzmir Planlama Ajansı’na görevi vereceğim. İzmirlinin istediği olacak. Benim görüşüm bulunduğu yerde eski büyüklüğünde yapılması. Mimari olarak kentimizin simge binalarından biri olacak. Yurttaşlarımızın ihtiyaçlarını karşılamalı. Gurur duyacağımız binayı burada inşa edebiliriz. Kamuoyunun takdirine sunacağız. Herkesin onayı ile karar alacağız.
-Gelecekte su, gıda gibi krizlerle karşılaşma olasılığımız var. Yaşam alanlarımızı oluşturmamız lazım. Bölgeleri havza olarak bölmeliyiz. Buralarda suyu öyle yönetelim ki kendi kendine yeten su kaynakları olsun, gelecekte su krizi yaşamamak için kaynaklar olsun. Gıdası, enerjisi kendisine yetsin. Mümkünse enerji üretsin. Kendine yeten havzalar normal yaşamda da afet durumlarında sağlanmalı. Bilimsel ve araştırma temelli dünya literatüründen alıntı yapılan projeler. İzmir’i bölgesel planlarken kendine yeten bölgeler olmalı. Avrupa’da bağımsız yaşam hareketi kent ağı var. İzmir’i buraya dahil edeceğiz.
-İzmir’in en önemli konusu ve en tehlikeli riski deprem. Tam büyüklüğü tahmin edilemeyen 30 Ekim depreminde yaşadığımız yıkım ve hasarlanan binalar nedeniyle İzmir’de yıkımları yaşayacağımız için tedirgin olduğumuz, 6 Şubat depremi sonrası başımıza gelir mi diye endişe ettiğimiz sorun. Depremin ne kadar büyük risk olduğunu, deprem durumunda kendimizi nasıl kurtaracağımızı önceden görüp hesaplamış olmamız gerekli. Hazırlık yapmamız lazım. Sahip olduğumuz bilgiler var. Deprem master planımız yok. 1999’da yapılmış ancak şu an kullanılamaz. Deprem master planı olmak zorunda. Normalde AFAD planları yapıyor ancak belediye olarak bunu yapmamız gerektiğini düşünüyorum.
-Kentsel dönüşümü riskli olduğu saptanan binalarda gerçekleştirmek için ne yapmak gerekiyorsa yapacağız. Deprem riski ile vatandaşlar karşı karşıya kalsın sonra Allah korusun. Böyle yerel yönetim anlayışı olmaz. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yıllardır yerinde tam uzlaşmayla sosyal dönüşümü sağlayacak çalışmaları var. İşleyişi piyasa koşulları nedeniyle bozuldu. Binaların dönüşüm sürecinde finansal destek seçeneklerini araştıran değerli arkadaşlarımız var. Karşıyaka'da tepede oturuyorum. Deprem olur binalara bir şey olur mu diye endişe ediyorum. Gece gündüz çalışmaktan vazgeçmem. İstanbul Büyükşehir Belediyesi binaların yıkımını üstleniyor, İzmir Büyükşehir Belediyesi bunu yapar. İstanbul Büyükşehir Belediyesi dönüşüm sürecini karşılıyor, İzmir Büyükşehir de bunu yapar.
-Dönüşüm konusunda hükümetin söylemlerini samimi bulmuyorum. Karabağlar'da 540 hektarlık alan var. 12 yıldır dönüşüm çalışması bekleniyor, tüm yetki bakanlıkta. Engel yok. Karabağlar Belediyesi’ni ziyaretimde kalabalık toplandı, belediye başkanımızın anlattığını kendim gördüm. Yaptıkları rant projesi gerçekleştirip birlerine rant sağlamak. Kimsenin enkaz altında kalmasını istemiyorum. En kısa sürede tüm riskli binalar ve zeminler tespit edilip dönüşümü başlatacağız. Ege Şehir Planlama A.Ş.’yi ada bazlı dönüşümde yeniden yetkili kılacağız. İzbeton sadece yola asfalt ile işleyişini sürdürecek.
-Akıllı kavşaklar kısmen uygulanıyor, daha fazla uygulanabilir. Sadece bunu yaptığımızda bile trafik yüzde 10 rahatlayacak diyor hocalarımız. Trafiğin sıkıştığı noktalar var.
-Bayraklı'da belediyenin önündeki alanda trafiği yerin altına alıp, üzerinde yaya geçidi için süreklilik sağlayacak projeyi biz doğru bulup sahipleniyoruz. Ve bunu yapacağız. Projesi hazır, onayı alınmış.
-Alsancak Garı'nın orası yer altına alınması zor ancak bölgeyi rahatlatması için yapılacak tek şey bu. Bu bizim gözümüzü korkutmuyor, en kısa sürede bu çalışmayı yapacağız.
-Yaşayanlar Üstgeçidi. Buca'ya gittim ve bana çokça söylendi. Bu yoldan geçişte hep soru yaşıyoruz dendi. Alt geçit olarak planlanmış ancak kanal nedeniyle yapılamamış. İlk yapacağımız işlerden biri.
-Burada kısa sürede yapacağımız projeleri anlatıyoruz. İzmir'in master planı yenilenmeye belki sıfırdan yapılmaya ihtiyacı var. Büyükşehir'de bu konuda çalışan arkadaşlarla konuşacağız. En yakın süreçte İzmir geneli için ulaşım master planı yapacağız. Onun dışında da yapılacak çok şey var tabii ki.
- Anadolu Caddesi’nin üstünden geçen Mavişehir’i Cumhuriyet Mahallesi’ne bağlayan yaya ve bisiklet yolu da hayal ediyorum. 15 dakikada yürüyerek deniz kenarına inebileceğiniz bağlantı.
-Karşıyaka İskele ile Çarşı arasındaki yolun yer altına alınmasını doğru bulmuyoruz. Bunu yapmak için harcayacağımız para ve yapım sürecine değmeyecek. Bunu yerine plana işlemiş başka bir şey var. İskelenin sağ ve solunda girinti alanı var. O alanı doldurup büyük alan kazanacağız. Bir kısmını sosyal alan, bir kısmını otopark için kullanabiliriz. İskeleyi yıkıp ileriye alacağız. Plana işlenmiş. İskelenin her iki yanında vapurlar için çekek alanları oluşacak. Yayalar çarşı tarafından iskele tarafına estetik ve keyifli üstgeçit ile geçecek, araçlar kesintisiz şekilde alttan geçecek. Daha ucuz ve daha hızlı yapılacak.
-Metrobüs uygulamasını İzmir'e getireceğiz. Böyle deyince bu yollarda nasıl yapılacak diye düşünüyor insanlar. Yaparız, istersek her şeyi yapabiliriz.
-Karabağlar-Gaziemir Metrosu onay bekliyor. Bunun onaylanması için her şeyi yapacağız.
-Karşıyaka-Örnekköy Tramvayı projelendirilmiş, onayı alınmış bir proje. Başlayıp bitirilecek. Çiğli'ye uzatılan tramvay hattının, Mavişehir-İzban'a bağlanması gerektiğini düşünüyoruz.
-İZBAN seferlerini sıklaştırmak gerekiyor. TCDD ortaklığı nedeniyle sinyalizasyon çalışmalarının yenilenmesi için bekleniyor. Bu nedenle seferler sıklaşamıyor, bunu çözeceğiz.
-Şehir Hastanesi için teleferik projesi var. Monoray için nasıl proje yapabiliriz diye bakacağız.
-Bisiklet köprüleri yapacağız.
-Halkapınar'da bir aktarma istasyonu var. 2030’da orayı 1 milyon kişi kullanacak. Aktarma istasyonları düzenleyeceğiz. Aklımıza yurtdışı örnekleri geliyor. Bu konuda eksiğimiz var. Bunun ihtiyaç olduğunu bilenler akşam sabah erken saatlerde insanların neler yaşadığını görsün. Bizim için sadece aktarma yapılan alan değil, yaşamın devam etmesi gereken, insanların insanca yaşayabileceği yerler olmalı.
-Otogar projesini sahipleniyoruz. Modern, düzgün, çağdaş görüntüde olacak. Birçok ilçemizde semt garajı ihtiyacı var. Bunlardan biri Çeşme. İhtiyacı olan semt garajlarını sırasıyla yapacağız.
-Karavan otoparkının derhal yapılmalı. 4-5 noktada yapmak çok kolay. Çok hızlı şekilde yapacağız.
-İzmir'in meşhur büyük kanalı var. Bu projenin yenileme kapasite arttırılmasına ihtiyacı var. Yapılmak zorunda. Bu vaat değil, bilgilendirme. Yapmazsak patlama sorunları yaşanabilir. Bu hattı Sasalı’dan başlayarak Narlıdere'ye kadar yenileyeceğiz. Bu şehirde kim başkan olursa olsun bunu yapmalı.
-Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi’nin 5. fazını görev sürecimizi bitirmeden yapacağız. Böylece koku sorunu ortadan kalmış olacak. Yağmur suyu ayrıştırma projeleri devam edecek.
-Taşkınlarla ilgili kıyı düzenlemeleri gerekiyor. Kordon’da estetik kıyı düzenlemesi, Bostanlı’ya benzer yapıya kavuşması için yeniden planlayacağız, terfi istasyonları ile taşkınlar yaşanmayacak. Her ilçede atık su arıtma tesisi olmalı. Bunu bir an önce yapacağız.
-Körfezin kendini temizlemesi için sirkülasyon kanalına beni bilim insanları ikna etti. Denizin kirliliği çözülecek. Körfezin güney ve kuzeyinde Karataş-Karantina küçük marinalar yapacağız. Bunlar hayalperestler tarafından değil uzmanları tarafından yapıldı. Orada sosyal kullanım artacak.
-Körfezde halk plajlarını Sahilevleri ve Güzelbahçe'de hemen yapabiliyoruz. Daha içerlere gelme konusunda körfezi temizlemeyi bekliyoruz. Siz simitleri hazırlayın.
-İzmir’in 2050’de susuz kalmaması için hazırlanıyoruz. İzmir sularının büyük bölümünü yer altından sağlıyor. Yer altı sularının haritalandırılması lazım. Zor iş değil. Yapacağımız sondajlarla bunların kalite ve seviyesini takip edeceğiz. Karbon emisyonunu sıfırlarsak dünyanın kendini toplaması 100 yıl sürer deniliyor. Yani susuzluk kesin. O nedenle bu önemli. Fantezi bir çalışma değil, bilimsel bir çalışmadır.
-İZSU müdürümüz ile konuştum iki barajdan su alarak İzmir'in su sorunu çözme şansımız var. Suyu daha ucuz ve kesintisiz temin edeceğiz. Bu normalde DSİ'nin işi ancak o ilişkiyi kurmak belediye başkanlarının görevi. İzmir'in susuzluk yaşamayacağını şimdiden söyleyebilirim.
-İzmir Sürdürülebilir enerji ve iklim eylem planı. Enerjiyi atık yönetim, yeşil ve mavi master planlarını yapacağız. Yeşil şehir planımız var. İzmir'e laf söyleyenlere gönderme yapıyorum ama alınmıyorlar. Onlar neyi satarıza baktıkları için İzmir'in yeşil olması umurlarında değil. Zeytin fidanları dağıtmışlar ama biz dağıtmadık, direk ektik. Öyle bir yere ektik ki orada büyüyeceği kesin.
-Kooperatifleri desteklemeye devam edeceğiz. İZTO, İTB'yi tarımla ilgili üreticilerimize destek olan kurumlarımızı tebrik ederim. Belediyeler belki onlar için umulandan daha fazla katkı vermiş olabilir. Her çabalarında yanlarında olacağız. Topraksız tarım için yapılan çalışma var ve katılmayı çok isterim.
-Teknolojinin daha çok kullanıldığı Tarım 4.0'ı çiftçilerimizin kullanması için üstümüze düşeni yapacağız. Markalaştırmalar, hibe tohum sistemi, soğuk hava depoları yapacağız.
-Gasronomi şehrimizin en önemli değerlerinden. Mutlaka markalaştırmamız, değerlendirmemiz ve İzmir’i gastronominin başkenti yapmamız lazım. Bu konu çok değerli. İZTO'nun bir projesi var ve mutlaka destek olacağım ona. İzmir bir gastronomi merkezi olacak.
-Dünyanın JES açısından en zengin kaynaklara sahip 5. yeri İzmir. Balçova’da JES ile çevreye zarar vermeden suyu çıkarıp geri pompalıyorsunuz ve 25 bin konut ısınıyor. Yaptığım araştırmalarla bir yer bulduk ve 35 bin konutu ısıtabileceğimizi tespit ettik. Yakında ruhsatı verilecek. Hesapladığımıza göre 250 bin konutu JES ile ısıtmak mümkün. Enerjide verimliliği pek çok şeyin önüne koyacağız ve yeni enerji yatırımları yapmaya gerek kalmadan enerji sahibi olacağız. Sadece tasarruf sağlayarak.
-Çöpler dönüştürülebildiği kadar dönüştürülmeli, dönüştürülemeyen yakılıp enerji elde edilmeli. Buna finans kolay bulunabiliyor. Harmandalı’ya çöp dökmeyeceğiz, çöpü yakarak yok edeceğiz.
-En değerli geri dönüşüm organik atıklar. Yemek, bağ bahçe, budama atıkları. Bunların komposta dönüşmesi ve toprağa iade edilmesi lazım. Toprak ürün yetiştirirken organik içeriğini kaybediyor ve onun geri iade edilmesi lazım. Kompost tesisleri kurarak yemek atıklarını 15-20 gün süre bir yerde depolatıp, sahip oldukları karta kredi yükleyip satın alacağız. Bu İzmir'e yakışmaz mı? İzmir halkının bizim gibi projeye sahip çıkacağına eminim. Dünya kompost konusunda bizi örnek gösterecek.
-Belediyeler çöp toplayan, park bahçelere bakan, yol, ulaşım hizmetleri yapan, insanları evlendiren kurumlar. Türkiye o kadar kötü yönetiliyor, işsizlik o kadar attı ki kalkınma için de bir şeyler yapmak zorundayız. Başka şehirlerde söylemek zor ama İzmir'de söylemek kolay. İzmir üretimi çok, sanayisi gelişmiş, insanları eğitimli, genç nüfusun değerli olduğu bir şehir. Yaptığımız belediyecilik hizmetine ek kalkınma belediyeciliği yapacağız. Ege’de lider, bölge planlanmasında koordinatör rol üstlenmesini sağlayacağız. Dahil olabilecek kurumlarla birlikte yapacağız. Başarırsak birilerinin kader gibi yaşattığı kötü ekonomik şartları kabullenmek zorunda kalmayıp kendi başımızın çaresine bakacağız.
- Elektrik Fabrikası’nı almak için tekrar başvuracağız. Çağdaş sanatlar müzesine dönüştüreceğiz.
-Mavişehir’deki opera binasının opera binası olarak mı yoksa kongre merkezine dönüştürülmesi konusunda İzmir halkı karar verme sürecine dahil olacak ve karar verilince o şekilde bitireceğiz.
- Her ilçenin en az 1 yüzme havuzu ve spor salonu olacak. Büyük ilçelerimizde her 100 bin nüfusa 1 spor salonu ve 1 yüzme havuzu yapacağız. Teminatı benim. İzmirli kardeşlerim ihtiyaç duyulan her yerde spor olanaklarına erişecek. Parklarda spor malzemeleri olan konteynerden spor istasyonları olacak. Spor yapmak isteyenler malzeme alıp sporunu yapabilecek. Tüm parklara bunu koyacağız.
-Karşıyaka’ya stadı yapacağız. Süreci başından takip ettim. Stadı yaptırmamak için uğraşanlar utanmadan konuşuyor. Karşıyaka’nın onuru ile oynamayın ya stadı yapın ya da biz yapalım.
-İzmir sağlık turizminin başkenti olabilecek potansiyeldedir ve olacaktır.
-Bu kentin bir sağlık profili çıkması lazım. Sağlıklı kent planını devreye almamız lazım. İnsanların sağlıkları sağlıksız hale geliyor. İnsanlar hasta olsun hastanelere gitsinler diye uğraşılıyor. İzmir’de Sağlık Bilim Kurulu, insanların, hayvanların, doğanın hasta olmaması için çalışacak. Bunun neyi, ne kadar değiştireceğini göreceksiniz. Bu benim mesleki görevim. Doktorların birinci görevi insanların hasta olmamasını sağlamaktır. İnsanların hasta olsun müşteri olsun diyenleri kınıyorum.
-Eşrefpaşa Belediye Hastanesi Türkiye’de belediyelerin sahip olduğu tek hastane. Burayı büyütüp hizmetlerini çeşitlendireceğiz. Gezici sağlık hizmetlerimizi yaygınlaştıracağız. Sanayi bölgelerinde meslek hastalıklarına, sağlıksız ortamlarda çalıştıkları için hastalanan arkadaşlarımıza Eşrefpaşa Hastanesi’nde kuracağımız polikliniklerle ücretsiz hizmet vereceğiz. İlkini Aliağa’da yapacağız.
-Sosyal kırılganlık haritası oluşturup, ne yapmamız gerektiğini belirleyeceğiz. Semt evleri kuracağız. Sosyalleşme ihtiyacı olan vatandaşlarımızın alacağı çok hizmet olacak. Aş evlerini çoğaltacağız. Öğrenci bursu konusunda çeşitliliğini arttırarak, amaca göre burslar veren program uygulayacağız.
-Yurtlarımız var ama çoğalmalı. Olabildiğince en uygun fiyatlarda olmalı. Eğer devlet yetersiz kalıyorsa mutlaka o açığı kapatmalıyız
-Karşıyaka’da uyguladığımız 65 yaş üstü vatandaşların evlerinde ücretsiz tamir yapma projesini tüm İzmir’e uygulayacağız.
FACEBOOK YORUMLAR